Uluslararası İstanbul Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali’nin uluslararası etkinlikleri arasında önemli bir yere sahip olan Uluslararası El Sanatları Sergisi bir kez daha dünyanın dört bir köşesinden zanaatkarları bir araya getirdi.
Dünyada unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının son temsilcilerinin katıldığı sergi bu yıl da en çok ilgi gören sergilerden biri oluyor.
Büyükçekmece Belediyesi ile Anadolu El Sanatları Yaşatma ve Geliştirme Derneği (ANELSANDER) işbirliğiyle gerçekleşen sergiye bu yıl 15 ülkeden 91 zanaatkar katıldı.
Festivalin en özel buluşmalarından biri olan “Emeğin Aşkıyla Üreten Eller” Uluslararası El Sanatları Sergisi ise farklı coğrafyalardan gelen zanaatkarların el emeğiyle ürettiği eşsiz eserlerle büyük beğeni toplarken, geleneksel ve çağdaş sanatın buluştuğu bu sergi, kültürlerarası sanatsal bir köprü kurma görevi de üstleniyor. Serginin küratörlüğünü ise Uğur Bent Türker yapıyor.
2 Ağustos Cumartesi akşamına kadar açık kalacak
Nakış, sepet örme, ahşap ve kumaş boyama, seramik, bakır işleme, gümüş işleme, tahta baskı, keçe yapımı, müzik aletleri, deri işleme, yumurta kabuğu boyama, oyma sanatı, minyatür, suzani nakış, lake işleme, geleneksel giysi, geleneksel halk ressamı, kilim dokuma, geleneksel çalgı yapımı gibi onlarca el sanatı ürününün sergilendiği Uluslararası El Sanatları Sergisi, 2 Ağustos Cumartesi akşamına Kültürpark tarihi Kervansaray’da gezilebilecek.
‘’Festivali dünyaya tanıtıyoruz’’
Sanatın birleştirici gücüyle dünyanın dört bir yanından gelen zanaatkarların el emeğiyle hayat verdiği eşsiz ve özel eserler bu yıl yine Büyükçekmece'de buluştu. Festivale katılan zanaatkarlar duygularını şöyle dile getirdi;
İsmail Derebatmaz: ‘’Kültür miras taşıyıcısıyım. Bıçak ve kılıç ustasıyım. Yaklaşık beşinci, altıncı sefer gelişim. Tabii her geldiğimizde yüzümüz gülerek geliyoruz, yüzümüz gülerek gidiyoruz ve festivalimizden çok memnun kalıyoruz. Festivalimizi çok beğeniyoruz. Aslında sadece İstanbul’a değil, dünyaya tanıtıyoruz. Yani bu bir tamamen dünya kültür mirasımız.’’
Vırag Vamosı: ‘’Macaristan'dan geliyorum. Bu festivale ilk kez geldim. Bence çok misafirperver bir yer. Diğer ülkeleri, kültürleri ve buraya getirdiklerini görmekten gerçekten çok hoşlandım. Bence burası çok güzel bir yer.’’
Mobın Khatrı: ‘’Hindistanlıyım. Bu festival 26. festival ve biz bu festivale katılıyoruz. Çok kalabalık oluyor. Elimizden gelenin en iyisini yaparak, birçok şey yapıyoruz. Türk şehirlerini ve Türkiye'nin farklı el sanatlarını çok seviyorum. Burada da birlikte toplanıyoruz ve eğleniyoruz. İstanbul'u, insanları ve İstanbul'daki her şeyi seviyorum.’’
Sabah Ali: Kuveyt’ten geliyorum. İstanbul'daki bu festivalde ilk kez bulunuyorum, beni davet ettiler çünkü bu festivalde yumurta kabuklarına oyma ve kazıma sanatıyla katılıyorum. Bu festivalde en güzel şey dünyanın dört bir yanından farklı kültürlerden insanları ve sanatçıları görmek, bu insanlarla farklı türde sanatlarla ve el sanatlarıyla bir arada olmak benim için çok güzel bir deneyim.